Geçtiğimiz hafta İstanbul’u bir kez daha güncel ve çağdaş sanatın merkezi haline getiren Contemporary Istanbul, dünyadan ve Türkiye’den galerileri, sanatçıları, koleksiyonerleri, sanat kurumu yöneticilerini ve sanatseverleri bir araya getirdi. Fotoğrafçı Cansu Korkmaz’ın objektifine takılan yukarıdaki “sanat dışı” kareyi ve resim altı olarak düştüğü notu sizlerle paylaşarak yeni bir haftaya başlıyoruz…
Güzel bir pazar günü ve fuarın son günü olmasından ötürü, “sanatsever” Türk aileleri için pazar aktivitesi kıvamında süren bir sanat fuarındaydım. Böyle olması rahatsız ediyor muydu? Hayır, çünkü sanatın her insana ulaşabilmesi, ne yoldan olursa olsun, iyi bir şeydi. Özellikle çocukların “lütfen dokunmayınız” kuralını çocukca vurdumduymazlıkla çiğnemelerini izlemek hoştu.
İki gün önce kendim ve sanat için geldiğim fuara, bu pazar insanları gözlemek için gelmiştim. Niyetim insanların buradaki gözü olmak, daha önce gördüğüm şeylere onlarla birlikte bakmak, düşüncelerini duymaktı…
Koridorlarda gezinirken, yere düşen bir bebek çorabı ilişti gözümü. Hemen peşinden bir beyefendi o çorabı alıp, cebinden çıkardığı gazlı kalemle bu şahane eseri yarattı. Ben de fotoğrafını çektim. Fotoğrafı çektikten sonra uzaktan gülümseştik.
Bana göre, bu fotoğraf bugün ve genel olarak Contemporary Istanbul’da olup biteni çağdaşca ve narince anlatıyordu.
Cansu Korkmaz
Cansu Korkmaz’ın işlerini görmek için fotoğraf günlüğünü incelemenizi öneririz.